Karikatürcüler, Eskişehir’in Sanatçı Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’i Çizdiler

 Karikatürcüler, Eskişehir’in Sanatçı Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’i Çizdiler

Nurdane Özdemir Sağkan/ Eskişehir- “Karikatürlerle Yılmaz Büyükerşen” Sergisi, 21 Haziran 2023 tarihinde Eskişehir’de Açıldı. Tarihi Odunpazarı’nda bulunan ‘Büyükşehir Belediyesi Kent Müzeleri Kompleksi Sergi Salonu’ndaki açılışa; çok sayıda sanatçı, basın mensubu ve davetli katılımıyla büyük ilgi gösterildi.

Karikatürcüler, bu kez Yılmaz Büyükerşen’in karikatürlerini yaptılar

Yılmaz Büyükerşen

Sergi de, ‘Karikatürcüler Derneği’ üyesi sanatçıların çizimlerinin yanı sıra, pek çok sanat dalında olduğu gibi karikatür sanatında da eserler veren Başkan Yılmaz Büyükerşen’in karikatürleri de yer aldı.

“Karikatürlerle Yılmaz Büyükerşen” sergisi, TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Eskişehir Şubesi ve Karikatürcüler Derneği’nin işbirliğiyle düzenlendi.

2 Temmuz 2023 tarihine kadar gezilebilecek olan serginin açılışına; Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı Tezcan Karakuş Candan, Eskişehir Şubesi Başkanı Didar Duygu Altuntaş, Karikatürcüler Derneği Genel Başkanı Metin Peker, Sözcü Gazetesi Yazarı Deniz Zeyrek, Fox Haber Genel Yayın Yönetmeni Doğan Şentürk, İstanbul Barosu eski başkanlarından Avukat Turgut Kazan, karikatürcüler, medya mensupları ve çok sayıda sanatsever katıldı.

Açılışın ilk konuşmasını, Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş yaptı:

Tezcan Karakuş Candan

“Eskişehirlileri kıskanıyorum”

“Eskişehir’de, değerli Hocamızla bu sergiyi açmaktan mutluluk duyduğumu ifade etmek isterim. Bazı zamanlar vardır, o zamanlarda sizi birilerinin sarıp sarmalamasını istersiniz. Kimsesiz olmadığınızı görmek istersiniz ve sizi kucaklayıp geleceğe taşımasını istersiniz. İşte tam öyle zamanlardayız. En çok ihtiyacımız olan şey; o Cumhuriyetin bize sağladığı değerler, özgürlük ve geleceğe umutla bakmak. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Hocamızın söyledikleri de, yaptıkları da bir Cumhuriyet hikâyesi ve böyle bir belediye başkanları olduğu için Eskişehirlileri kıskanıyorum. Çünkü Yılmaz Hoca’nın her anlattığı hikâyede mutlaka bir mimari değer var; ya bir köprü var ya bir halkevi var, Cumhuriyetin bize sağladığı fabrikalar var yani aslında o kültürü her şeyiyle bugüne taşıyor. Onun adına bu sergiyi açmış olmaktan, bir kez daha gurur duyduğumuzu, çok mutlu olduğumuzu ifade etmek isterim. Çünkü karşımızdaki Belediye Başkanı’nın on parmağında sanırım yirmiden fazla maharet var. Bir toplantıda demişti ki: “ Bana bir şeyi yapamazsın demeyecek kimse, yapamazsın dedikleri anda ben onu yaparım.” Onun için Hoca’nın aslında sanatın bütün dallarıyla, mimarinin bütün olanaklarıyla, kentin bütün hücreleriyle çok yakın bağı var. Eskişehir’de, örnek bir yaklaşım içerisinde, çok önemli bir mimari kompozisyon oluşturmuş. Ben kendisini bir kez daha kutluyorum ve bu sergide çizen bütün sanatçıları da ayrıca tebrik ediyorum. İyi ki varsınız Hocam, kimsesiz olmadığımızı hissettiriyorsunuz.”

Metin Peker

Açılışın ikinci konuşmacısı, Karikatürcüler Derneği Başkanı Metin Peker’di :

“Benden önce konuşan Mimarlar Odası Ankara Başkanı Tezcan Hanımı konuşmasından dolayı kutluyorum. Mimarlar Odası’nın 45 yıllık üyesiyim ve bu üyelikten dolayı büyük bir onur duyuyorum. Karikatürcüler Derneği’nin, Mimarlar Odası’nın Ankara-Eskişehir şubeleriyle ortaklaşa örgütlediği, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen portre sergisine hoş geldiniz. Sizleri Karikatürcüler Derneği Yönetim Kurulu ve burada bulunan Türkiye’nin çeşitli yerlerinden gelen üyeler adına saygıyla selamlıyorum.

“Yılmaz Büyükerşen’in sanata gösterdiği saygı ve duyarlılık o kadar önemli ki yaptığı hizmetler unutulmayacaktır”

Yılmaz Büyükerşen değerli bir belediye başkanı. Eskişehir’e yaptığı rutin belediye işlerinin yanı sıra, hizmetlerini Eskişehir halkı her gün görüyor ve saygı duyuyor. Yılmaz Büyükerşen’in, belediye hizmetlerinin yanı sıra kültür ve sanata gösterdiği saygı ve duyarlılık o kadar önemli ki, yaptığı hizmetler tüm sanatçılar ve sanatseverler tarafından unutulmayacaktır. Bu nedenle Sayın Belediye Başkanımıza, Karikatürcüler Derneği olarak, sanata ve sanatçılara yaptığı katkılarından dolayı teşekkür etmeyi bir görev biliyorum.

Değerli dostlar, 12 Eylül 1980’de yapılan faşist askeri darbe sonucunda derneğimiz kapandı, 1980 öncesi derneğimize üye olan Yılmaz Büyükerşen Başkanımızı da derneğe tekrar üye kaydettik. Ben şimdi huzurlarınızda, sayın başkanımızın dernek kimlik kartını vermek istiyorum.”

Sergi Açılışında son konuşmayı Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen yaptı :

” Çok teşekkür ediyorum gerek Karikatürcüler Derneği’ne gerekse bu serginin açılışında, bana bu sürprizi hazırlayan bütün dostlarıma. Başta Ankara Mimarlar Odası Başkanı’na, ben onlara, Ankara Mimarlar Odası üyelerine, amazonların, mimar amazonları, Türkiye’nin amazonları diyorum. Gazi Çiftliği dahil, her tarafa açtıkları davalarda, Cumhuriyetin kazanımlarını geri almayı başardıkları için kutluyorum,

Öznur Kalender

“Mona Lisa Büyükerşen”

Başkan Büyükerşen’i Mona Lisa olarak karikatürize eden Karikatürcü Öznur Kalender, bu çalışmasıyla birlikte “Ben Adamı Boyarım” adlı karikatür kitabını da Büyükerşen’e hediye etti. Tabloyu çok beğenen Büyükerşen şunları söyledi:

“Harika, Mona Lisa Büyükerşen, Paris’te Mona Lisa tablosu varsa, Eskişehir’de de büyük bir Mona Lisa tablosu müzede yerini almış bulunuyor. Büyük bir kazançtır. “

Karikatür sanatçısı Ergun Gündüz’ün, Büyükerşen’i gondolda karikatürize ettiği tablo da Büyükerşen’e hediye edildi.

Yılmaz Büyükerşen, kendisi için ilk defa bir sergi açıldığını, bunun aklının kenarından bile geçmediğini, içeride ne tür karikatürlerin kendisini beklediğini merak ettiğini söyledi.

Büyükerşen kısa bir bilgi vermek istiyorum diyerek, şu açıklamayı yaptı:

Yılmaz Büyükerşen’in çizdiği karikatürler

“Bu sergiyi hazırlarken, arkadaşlarımız başka bir şey daha yapmışlar. Ben 16 yaşında ilk karikatür sergimi açtım, çok zevk alarak karikatür yapıyordum. İlk karikatürlerim 16 yaşından itibaren gazetelerin ilavelerinde,  dergilerde, mizah gazetelerinde yayınlandı. Bunların bir kısmını kaybettim. Beni karikatüre teşvik eden de ilkokul hocam köy enstitülü rahmetli Musaffa Gülümser Hanım’dır. Bir ilkokul öğretmeninin öğrencisini karikatür çizmeye heveslendirmesi ve onun çizdiklerini görüp eleştirmesi, nasıl yapılması lazım geldiğini, karikatürün ne olduğunu anlatması, benim hayatımda çok önemli izler bıraktı. İlk karikatür sergimi 16 yaşında Eskişehir Halkevinde açtım. İlk kazandığım para da, karikatür sergimi gezenlerin, karikatürlerini çizdirmeleri karşılığında bana verdikleri bahşişlerdir. Okul masraflarını öyle çıkardım. Baktım gördüm ki paralı iş bu, daha çok kendimi vermeye başladım. O dönemin geçerli karikatürleri olan, altı lejantlı karikatürlere merak sararak işe başladım. Halbuki karikatürün çizgiyle ifade edilmesi lazım. Altındaki cümlecikler, lejantlar olmadan da çizgiyle anlatılabilir. Bir bakıma rahmetli İsmail Cem, rahmetli Cemal Nadir döneminin karikatürleri lejantlı karikatürlerdir. Benim ortaokul seviyesinde olduğum yıllarda da lejantlıydı. Şimdi bu sergi hazırlanırken, bizim arkadaşlarımız, benim kaybolan karikatürlerimi dergilerde, gazetelerde yayınlanmış karikatürlerimden bulabildiklerini, benim elimde kalan birkaç tanesi de dahil olmak üzere burada koridorda, çok değerli karikatürcülerin sergilenen portre karikatürlerinin ötesinde, o karikatürleri de topladılar. Bu benim acemilik dönemimden başlayıp karikatürü bıraktığım yıllara kadar dayanan dönemlerdeki çizgilerimi anlatan karikatürlerdir. Türkiye’nin bir dönemindeki ünlü karikatüristleri Bedri Koraman, İlhan Selçuk, Nehar Tüblek, onların hepsi rektörlüğüm sırasında da beni ziyarete gelirler, karikatür yapıp yapmadığımı sorarlardı. Sonra hayat beni aldı savurdu, ben karikatürü bıraktım. Karikatür sanatına yan çizenlerden oldum. Yan çizenler sözcüğünü de şöyle ifade edeyim: Gazeteci-yazar Selma Selçuker’in yazdığı ‘Yan Çizenler’ adlı kitapta, 1960’lı  yılların sonunda karikatüre başlayıp da sonradan vazgeçen karikatüristlerin eserleri toplanmıştı, onlardan biri de bendim. Oradan öğrendim ki, Fatih Sultan Mehmet de karikatür çizermiş, gayet enteresan. Sonra rektörlüğüm sırasında,  Eskişehir’de üniversitede ilk karikatür dersinin konmasına vesile oldum. Çok şaşırdılar, şaşıracak hiçbir tarafı yoktu. Sebebine gelince, çünkü Türkiye’deki ilk çizgi film stüdyolarını kurmuştum, karikatürden anlayanlar gerekliydi, onları yetiştirmek lazımdı. Ve de Eskişehir’de benden sonra gelen arkadaşlarım, rektör, rektör yardımcısı arkadaşlarım Eskişehir’de yine bu bölgede, ilk karikatür müzelerinden birini açtılar. Şimdi üniversiteye bağlı olduğu için o müzenin ne yazık ki ismi geçmiyor. Öyle temenni ediyorum ki bu müze, buna bir başlangıç teşkil eder.

Doğan Şentürk- Deniz Zeyrek

Medyadan Deniz Zeyrek ve Doğan Şentürk’ün de balmumu heykellerini yaptım. Medya konusunda bir şikâyetim var. Gerek yazılı ve gerekse görsel medya çalışanları için Türkiye Ankara, İstanbul ve İzmir’den ibaret. Anadolu şehirlerine yer vermiyorlar. Onlara sitemim olsun, Türkiye yalnızca üç şehir değil. Her türlü sanata aç bu halk.

Yılmaz Büyükerşen’in ilgiyle dinlediğimiz ve her cümlesinden yeni bir bilgiye ulaştığımız konuşmasının ardından, hepsi birbirinden usta kalemlerin elinden çıkan karikatürleri, Yılmaz Büyükerşen gibi biz de ilgi ve keyifle inceledik.

Eskişehir Cumhuriyet kazanımlarına sahip çıkan, onunla da yetinmeyip üstüne değerler katan, ülkemizin yüz akı örnek şehirlerinin birincisi. Müzeleri, şehrin her yanındaki heykelleri, tarihi odunpazarı evleri, Porsuk Çayı, gondolları, Sazova’sı, kafeleriyle, Avrupa şehirlerini bile geride bırakacak güzelliğiyle dillere destan.

Yılmaz Büyükerşen bize, bir şehri bir sanatçı yönettiğinde; o şehrin kültürünün de, o halkın kültürünün de ülkeye örnek olacağını, olmazların oldurulacağını gösterdi. Yılmaz Hoca sen çok yaşa, Cumhuriyetimizin ‘Yılmaz’ bekçisi, var ol.

İlginizi Çekebilir

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir